21. Dönem Diyarbakır Milletvekili Abdulbaki Erdoğmuş, terörsüz Türkiye süreci ile ilgili yaptığı değerlendirmede, ‘’Türkiye’nin temel sorunlarına ilgili ve duyarlı bireyler olarak bu süreci silahlı çatışmaların sona erdirilmesi ve toplumsal barışın tesis edilmesi için tarihi bir fırsat olarak görüyoruz’’ dedi. Erdoğmuş, terörsüz Türkiye süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu. Yaklaşık 50 yıldır adı konulmamış çok yönlü bir çatışma yaşadıklarını aktaran Erdoğmuş, 80 bin insanın hayatını kaybettiğini, milyonlarcasının da mağdur olduğunu söyledi. Erdoğmuş, ‘’2 trilyon doları aşan bir harcamaya ve ülkenin maddi kaynaklarının tüketilmesine yol açmıştır. Konjonktürel, ulusal, bölgesel ve uluslararası gelişmelerin etkisi olsa da örgütü silah bırakma noktasına getiren asıl nedenin toplumun birlikte yaşama inancı ve kararlılığı olduğuna inanıyoruz. Bu durumu, devlet aklının ve toplumsal sağduyunun kesiştiği nokta olarak görüyoruz. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 20 Ekim 2024 tarihinde yaptığı tarihi çağrının Abdullah Öcalan tarafından olumlu karşılık bulması söz konusu çatışmaların sona erdirilmesi için yeni bir umut olmuştur. Özellikle örgütün kendini feshetmesi ve silahlı mücadeleye son vermesi, çatışmasızlık yolunda atılmış en önemli adım olduğunu düşünüyoruz. Çatışmaların, acıların, gözyaşlarının ve kayıpların hepimize ağır bedeller ödettiğini biliyoruz. Artık hiçbir annenin gözyaşı dökmesini, hiçbir gencin geleceğini kaybetmesini istemiyoruz. Bizim ortak irademiz, şiddetin ve çatışmaların sona erdiği, diyalog ve karşılıklı anlayışa dayalı kalıcı bir barışın tesis edilmesidir. Beklentimiz yüz yıllık cumhuriyetin artık demokratik değerlerle taçlandırılması ve halkımızın hak ettiği yüksek standartlı demokrasiye geçmesidir. Böylece insanlarımızın artık şiddet ve silah ihtiyacı duymadan sorunlarının demokratik yollardan çözülebileceğine inanmaları sağlanmış olacaktır. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun kurularak sürecin TBMM’nin inisiyatifine bırakılması bu istikamette atılmış önemli adımlar olarak değerlendiriyoruz. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un öncülüğünde ve desteğinde yürütülen komisyon çalışmaları toplumun sürece ilişkin umutlarını arttırmıştır. Ancak komisyon çalışmalarını en kısa zamanda tamamlayarak önerilerini TBMM’ye sunmasında fayda vardır’’ dedi. ’’Sürecin uzaması provokasyona açık hale getirecektir’’ Meclis tarafından da önerilerin öncelikli gündeme alınmasını, sürecin akamete uğramaması için zorunlu gördüklerini aktaran Erdoğmuş, şöyle devam etti: ‘’Çalışmaların uzaması, süreci ulusal ve uluslararası güçlerin provokasyonuna açık hale getirecektir. Bu nedenle silahsızlanma ve toplumsal barışın kalıcı güvencesi olacak yasal ve anayasal düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilerek sivil ve siyasal alanın normalleştirilmesini, şiddetten uzak, özgürlükçü ve çoğulcu bir siyasal ortamın inşa edilmesini ülkemiz için acil ve öncelikli görüyoruz. Halkımızın beklentisi açıktır, hukuk, demokrasi ve eşitlik temelinde kalıcı bir barışın tesis edilerek bölgeye de örnek olacak bir Türkiye. Kuşkusuz bu beklentiye kayıtsız kalınamaz. Bizler, Türkiye’nin temel sorunlarına ilgili ve duyarlı bireyler olarak bu süreci; silahlı çatışmaların sona erdirilmesi ve toplumsal barışın tesis edilmesi için ’tarihi bir fırsat’ olarak görüyoruz. Amacımız, silahsızlanma ve çözüm konusunda varılan mutabakatın hayata geçirilmesine destek vermektir. Çözüm aramak yalnızca siyasi aktörlerin değil, toplumun tamamının meselesidir. Bu bağlamda bizler bu sorumluluğu omuzlarımızda hissediyor, yeni sürecin yanında olduğumuzu ve her şartta barışı, demokrasiyi ve kardeşliği savunacağımızı ilan ediyoruz. Bu nedenle, her bireyi ve her kesimi sürece katkı sunmaya davet ediyoruz. Bizler, bu topraklarda yaşayan bütün yurttaşların ortak geleceğini hukuk güvencesinde, barış, demokrasi ve kardeşlik içinde birlikte yaşama iradesinde görüyoruz. Türk’üyle, Kürt’üyle, Alevi’si ve Sünni’si ile farklı inanç ve kimlikleriyle bu ülkenin bütün evlatları, çatışmaların ve çekişmelerin gölgesinde değil evrensel hukuk ve eşitlik temelinde özgürce bir arada yaşamalıdır. Artık yaraları sarmak, kayıpları onarmak ve gelecek nesillere umut dolu bir ülke bırakmak zamanı gelmiştir. Bu tarihi fırsatın heba edilmemesi için herkesi aklıselim, sorumluluk ve cesaretle hareket etmeye davet ediyoruz. Toplumsal barış ve adalet için biz varız, biz buradayız, biz birlikteyiz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.’’
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)